Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinde vazife yapan bilim insanları, besin sanayisinde sıkça kullanılan, halk ortasında sofra şekeri ya da beyaz şeker olarak da bilinen rafine şekerin hücre seviyesinde yaşlanmaya tesirini araştıracak.
Dünyada rafine şekerin genetik ve epigenetik üzerinden yaşlanmaya tesirlerini araştıran birinci proje, Egeli bilim grubu tarafından hazırlandı. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Genetik Anabilim Kısmı Lideri Prof. Dr. Haluk Akın’ın yürütücülüğünü yaptığı, “Sprague Dawley Sıçanlarda Glukoz ve Fruktozun Uzun Müddetli Birlikte Kullanımının Yaşlanma Bağlantılı Yolaklarda Meydana Getirdiği Metilasyon Değişikliklerinin İncelenmesi” başlıklı çalışma TÜBITAK tarafından desteklenmeye uygun bulundu.
Egeli bilim grubunu makamında ağırlayan Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Topluma katkı misyonumuz doğrultusunda birey ve toplum sıhhatini tehdit eden her türlü sorunun tahliline yönelik kıymetli bilimsel çalışmalara mesken sahipliği yapmaya devam ediyoruz. Sürdürülen bu araştırmaların, Ar-Ge ve Ür-Ge faaliyetlerinin projeye, akabinde topluma katkıya dönüşebilmesi için bilim insanlarımızı, araştırmacılarımızı her daim motive ederek özendirdiğimizi, her türlü takviyesi verdiğimizi bir sefer daha vurgulamak isterim. Tıp Fakültemizden bilim insanları, glukoz ve fruktozdan oluşan ve mutfaklarımızda epeyce sık kullandığımız beyaz rafine şekerin, yalnızca fruktozdan oluşan doğal meyve şekeri ve yalnızca glukozdan oluşan malt şekerine nazaran genetiğimizi ve epigenetiğimizi değiştirerek hücrelerimizi ve bizi daha fazla yaşlandırdığını göstermeye çalışacak. Bu araştırma dünyada rafine şekerin genetik ve epigenetik üzerinden yaşlanmaya tesirlerini araştıran birinci çalışma olacak. Bu türlü kıymetli bir mevzuyu araştıran bilim grubumuzu tebrik ediyor, muvaffakiyetlerinin devamını diliyorum” dedi.
“Bilim dünyasına büyük bir katkı sunulacak”
Proje yürütücüsü Prof. Dr. Haluk Akın, “Çevresel etmenlerin, genlerimizden çok genlerimizin çalışmasını düzenleyen epigenetik ismini verdiğimiz düzenekleri daha çok bozduğunu biliyoruz. Bu çalışma ile rafine şekerin epigenetik düzenekler üzerinden yaşlanmaya tesirini araştıracağız. Araştırma takımı, rafine şekerin yaşlandırıcı tesirini sıçanlar üzerinde gösterecek. 3 ay boyunca bir küme sıçan, standart sıçan yeminin yanında glukoz ve fruktozdan oluşan beyaz rafine şeker ile beslenirken, başka deney kümelerindeki sıçanlar standart yemin yanında yalnızca glukoz yahut yalnızca fruktoz ile beslenecekler. 3 ay sonunda araştırma grubu, sıçanların yaşlanmasını hareket ve performans testleri ile değerlendirdikten sonra karaciğerlerinden aldıkları örneklerle hücresel yaşlanmayı histolojik, genetik ve epigenetik düzeyde göstermeyi amaçlayacak. Yalnızca fruktozdan oluşan doğal meyve şekeri ya da yalnızca glukozdan oluşan malt şekerine nazaran tabiatta çok daha az bulunan sükrozdan oluşan ancak günümüzde neredeyse her besinde tatlandırıcı olarak kullandığımız beyaz şekerin, genetik değişikliklere sebep olarak yaşlanma sürecini hızlandırdığını ve hücrelerimize hasar verdiğini göstermeyi amaçlayan proje, dünyada rafine şekerin genetik ve epigenetik üzerinden yaşlanmaya tesirlerini araştıran birinci proje olacak. Yaşlanmaya sebep olduğu bilim etrafları tarafından kabul gören hücresel sistemler ile diyabet ve kalp hastalıkları dahil pek çok kronik hastalıktan sorumlu rafine şeker tüketimi ortasında güçlü bir alaka olduğunun ortaya çıkarılması durumunda bilim dünyasına büyük bir katkı sunulacak” dedi.
Multidisipliner bilim ekibi
Araştırma takımı, Prof. Dr. Haluk Akın, Prof. Dr. Lütfiye İspat, Prof. Dr. Hüseyin Aktuğ, Doç. Dr. Ayça Aykut, Dr. Öğr. Üyesi Erhan Parıltay, Arş. Gör. Dr. Mert Pekerbaş, Arş. Gör. Dr. Bilgesu Ak, Arş. Gör. Dr. Alper Baysal ve Arş. Gör. Dr. Berrin Özdil’den oluşuyor. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Genetik Anabilim Kolu, Fizyoloji Anabilim Kolu, Histoloji ve Embriyoloji Anabilim Kısmı ve Ege Üniversitesi Hayvan Deneyleri Merkezi ile ortaklaşa gerçekleştirilecek proje 18 ay sürecek.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
News
