2023 yılının başında DPR seküritizasyon programı altında 2 yıl geri ödemesiz toplam 5 yıl vadeli 2 milyar dolar fiyatında bir fonlama süreci gerçekleştiren VakıfBank, artık de memleketler arası bir banka ile 500 milyon dolar dengeli ve 5 yıl vadeli yeni bir teminatlı fonlama sürecine imza attı.
“Söz konusu fonlama süreci büyüklük ve vade açısından bir eurobond ihracı eşdeğerinde”
Son devirde yaşanan gelişmeler sonucunda Türkiye’ye yönelik süratle güzelleşen yatırımcı algısına dikkat çeken VakıfBank Genel Müdürü Abdi Serdar Üstünsalih, “Ülkemize ve Türk bankacılık kesimine yönelik müspet algının güçlenmesinde hem para siyaseti hem de maliye siyaseti alanlarında atılan adımların büyük rol oynadığını görüyoruz. Milletlerarası fonlama alanındaki en etkin Türk bankası olarak bu müspet gelişmeleri yakından takip ediyoruz” dedi. 2023 yılı başında DPR seküritizasyon programı altında 2 yıl geri ödemesiz, 5 yıl vadeli toplam 2 milyar dolar fiyatında seküritizasyon sürecinin gerçekleştirildiğini hatırlatan Üstünsalih, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Yapılan bu süreç Türk bankaları ortasında tek seferde gerçekleştirilen en büyük dengeli seküritizasyon süreci olma özelliği taşıyor. Bu alandaki öncü pozisyonumuz sayesinde, artık de tekrar 500 milyon dolar meblağında ve 5 yıl vadeli yeni bir teminatlı fonlama sürecine imza atarak ülkemize taze kaynak girişi sağlamış olmanın memnunluğunu yaşıyoruz. Kelam konusu süreç büyüklüğü ve vadesi açısından değerlendirildiğinde, bir eurobond süreci muadilinde olması ve alternatif süreçlere kıyasla çok daha uygun maliyetli olması açısından dikkat çekmektedir. Böylelikle optimum maliyetli yeni fonlama alternatiflerini kıymetlendirerek kaynak yapımızı çeşitlendirmeye devam ediyoruz.’’
“VakıfBank’a ve ülkemize yönelik artan inancın bir göstergesi”
Başarıyla tamamlanan sürecin VakıfBank’a ve Türkiye’ye yönelik artan inancın bir göstergesi olduğunun da altını çizen Üstünsalih, kelamlarını şöyle tamamladı:
“Global piyasalardaki gelişmelere bağlı olarak taraf arayışında olan sirkülasyondaki likidite ve milletlerarası yatırımcılar açısından değerlendirildiğinde, Türkiye’nin gelişmekte olan ülkeler ortasında ayrıştığını ve önemli bir potansiyeli olduğunu görmekteyiz. Biz de hem Türkiye’nin en büyük 2. bankası hem de milletlerarası sermaye piyasalarındaki en faal Türk bankası olarak bu alandaki fırsatları yakından takip ediyoruz. Bu vesileyle kelam konusu süreç özelinde, sürece taraf olan yatırımcımıza, VakıfBank’a ve ülkemize duyduğu inanç nedeniyle bir kere daha teşekkürlerimi sunuyorum.”
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
News
